ZABİT, ZABITA DEĞİLDİR...!!!!!

15 Temmuz da yapılan Din eksenli Fettullah Cemaatinin darbe denemesinden sonra..
Hükumet çok hızlı bir biçimde Fettullahçıları tasfiye operasyonu yapmak için tüm ülke de OHAL ilan etti..!!! 
Ordu dahil Kamu kurumlarında çalışan 60 binden fazla kişi açığa alındı..
15 binden fazla kişi tutuklandı..!!!!!!!!

Dün itibariyle, 28 temmuz 2016 
NATO ya bağlı olmayan iki kuvvetimizden birisi olan Jandarma Teşkilatımız İçişleri bakanlığına bağlandı..!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Kuvvet komutanlıklarının Milli Savunma Bakanlığına, 
Genelkurmayında Cumhurbaşkanlığına bağlanılması için çalışmalar devam ediyor.!!

Askeri liselerin kapatılması gündemde...!!!
(Böylece İmam Hatip Liselerinden mezun olanlarda Harp okullarına girebilecek..!!)

Yani demem şu ki ;

15 temmuz sonrası Orduya yapılan itibar düşürücü algı operasyonlarıyla beraber..
Ordu içinde Örgütlenen Bir cemaati tasfiye ediyoruz diye..
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ORDUSU DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR..!!!!

Bu cemaatçilerin MİT dahil Ordu dahil devletin kurumlarına yerleştirilmesine yardımcı olan siyaset kurumu değil mi..!?? 
Bu Tarikatçıların çalışmalarını deşifre eden kamu görevlilerini susturan, siyaset kurumu değil mi..!!??? 

Devletin en önemli görevlerinden birisi Güvenlik ve Hukuk tur..!!!
Her iki konuda da zaafiyet yaşamamızın sebebi.. 
Liyakatın yerine onun adamı bunun yeğeni  mantığının yerleşmesi değil mi..!!??
SİYASETÇİLERİN bu iki konu da ki tayin ve terfilere karışması değil mi..!!???

Şimdi aynı siyaset kurumu ( Hükumet )
HARP SANATLARI hakkında hiç bir şey bilmediği halde...
Yaşadığımız bölge yangın yeri iken..
Silahlı terör ülkemizden toprak almak için tam gaz saldırırken..
Proxy savaş adı altında 3. Dünya savaşı kapımıza dayanmış iken..

Kışlaların kapısına belediye araçlarını yığarak..!!! 
Sabah akşam televizyonlardan kendi halkına saldıran asker görüntüleri yayınlayarak..!!
Kimin nesi olduğu belli olmayan yorumcuları 55 dakika (!) ordu aleyhine konuşturup, kapanışta son bir cümleyle '' ama ordumuza da sahip çıkmalıyız '' gibi kısa bir cümleyle aklımızla dalga geçerek...!!!
VAtandaşı gece yarılarına kadar sokaklarda nöbete davet ederek..
Halk nezdinde ki ordu sevgisini azaltmakla.. 
Orduyu halka bir TEHDİT olarak göstermekle meşgul...!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Orduyu siyaset kurumuna ( aslanı kediye ) yedirmekle meşgul..

Durmayın devam edin...!!!
Ülke güvenliğini sağlayacak orduyu iyice hırpalayın..!!

Savaşa da  zabıtaları gönderirsiniz..!!!
Atlet-gömlekle tank durdurursunuz..!!!!

Bosna da ki gibi, Afganistanda ki gibi.. Suriye de ki gibi.. Irakta ki gibi..
Lejyonerler, teröristler.. Hangi ülkenin askeri olduğunu bile anlamadığın düşman askerleri.. 
Köyünü işgal edip ananın bacının yattığı odayı sorduğunda..
Ama biz darbeye karşı demokrasiyi savunmuştuk dersiniz..!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Zabit, zabıta değildir..!!!
HARP okulu.. Güzel sanatlar fakültesi değildir..!!!
Büyük şehir belediyesi yönetir gibi.. Devlet yönetilmez..!!!!!!!!!!!!!!

Son olarak, 

'' II. Dünya Savaşı'nın başlamasından kısa bir süre önce, Paris'de ki Türk askeri ataşesi Ankara'ya verdiği bir raporda, Paris'de ki bir kafede yaşadığı bir olaydan yola çıkarak,, Fransa'nın çıkacak bir savaşı kaybedeceğini yazmıştır.....!! 

Türk askeri ataşe, kafede garsonların Fransız subaylara karşı davranışlarından yola çıkarak, subaylarına saygısız davranan bir halkın savaşı kaybedeceği sonucuna ulaşmıştır.! ''

Ü. Özdağ- İstihbarat Teorisi S. 93